Selamlar..
Bugün birşeyler olacağı belliydi.. Sabah uyandıktan sonra evden 3 dakikada çıktım. Dilim dışarda servise son dakikada yetiştim. Şimdi bu servise binip binmeme bir ölüm kalım meselesi çünkü işyerime evimden kendi imkanlarımla 3 saatte gidebiliyorum. Yaklaşık 5 vasıta ile, ama gelin görün ki servisle yolculuk 1 saat.. Sevgili İstanbul un garabetlerinden biri bu da.. Neyse işe kendimi dar atarak asgari bazı ihtiyaçlarımı karşıladıktan sonra direk bir toplantıya girdim..
Ve işte yavaş yavaş olaylar gelişiyordu, yöneticimiz bize lollipop getirmişti.. Lollipop gören Talisman ne yapar? Yer, bakacak değil ya.. Yemeye başladım ben de.. Bu arada odaya daha büyük yöneticimiz girdi.. Hiyerarşiğiz o bakımdan :) Beni görünce söylediği cümle şöyle birşeydi:
- Ahahah kimde kaşık olacağı belliydi zaten..
Şimdi bu cümlede birkaç falso var. Tabii ilki elimdeki lollipopu nasıl olup da kaşığa benzetebildiği, ikincisi "neden ben haa neden?" Birinciyi anlamak zor olsa da ikincinin sebebi gün gibi açık olduğu için üzerinde durmadım.. Bir süre sonra da asıl yazımızın konusu olan düşünce beynime geldi..
Normalde yani bir sene önce çok üzülüp takacağım bu olaya şimdi neden takmamıştım? Neden neşe ile lollipopumu yemeye devam ederken "- Eeheheh nası bunu kaşığa benzettiniz Allahaşkına" şeklinde cıvıldayabilmiştim? İştee teorinin filizleri bu düşüncede atıldı.. Teorim ne mi, hemen açıklayayım:
İnsanlar belli bil kiloyu aştıktan sonra, bir bedenleri olduğunu unutuyorlar. Yani bedenden kendilerini soyutluyorlar. Sanki o beden kendinin değil gibi, ona atılan laflar, ileri geri konuşmalar seni hiç igilendirmiyor. Bedenini manevi olarak unutuyorsun, fiziksel olarak bir çok zorluğunu yaşıyorsun o anlamda bir soyutlama değil ama manevi bağlamda sanki bir vücudun yok. Ne bir vücudu olmanın zevklerini yaşayabiliyorsun, ne de kötü yönlerini.. Bedenden soyutlayarak kendini, acını azaltıyorsun ya da katlanabilir kılıyorsun..
Budur işte teori.. Biraz lollipoptan uydurma olduğundan temelsiz olabilir ama bana mantıklı geldi.. :)
Teoriden sonra biraz şu an nasıl beslendiğimden bahsedeyim:
Sabah:
1 simit (ya da 3 dilim ekmek)
1 dilim peynir (kibrit kutusundan büyük :))
Domates- Salatalık
Öğlen:
Bir et yemeği (kırmızı veya balık)
Bol sebze
Bir tabak pilav tarzı şey..
Akşam:
Ton balıklı sandviç veya Kaşarlı sandviç..
Gece:
Meyve (artık evde ne varsa )
Diyete benzemiyor ama benim için basbayağı bir diyet :)) Normalde bunun 4 katını filan yiyebilirim.
Son olarak, Hayko Cepkin i keşfettim. İyi bir müzisyen bence, gelecek vaadediyor. Garip bir tarzı var, arabesk- elektronik müzik ve rock.. Yani Marilyn Manson görünümlü, Jay Jay Johannson naifliğinde bir Küçük Emrah.. (Amanın!) Vokal olarak çok iyi değil ama ilk albümünü evde doldurmuş, stüdyoda değil, buna rağmen fena değil.. Bir de canlı performansı çok iyiymiş. Rock'n Coke un ilk günü konseri var, ben gidiyorum, beklerim efendim..:) Kendileri fotoğraftaki beyefendi..
Son son olarak da, bir önceki postuma yorum yazan arkadaşlara gene aynı postun yorumlarına cevap yazdım, göz atabilirsiniz..
Sevgiler, saygılar..:)