
Siz de farkettiniz değil mi göz fetişisti olduğumu? Blogda yazılar için çeşit çeşit göz fotoları-çizimleri koymamdan çıkarmışsınızdır diye düşündüm. Seviyorum göz organını. Çok esrarlı geliyor bana. Devamlı hareket halinde (siz dursanız da) devamlı değişen (gözbebeği büyüklüğü, rengi, parlaklığı), çok hassas, gizli- kapaklı harika organlar..
Kendi gözümü de severim, sizden saklayacak değilim :) Ayrıntısına girmeyeceğim ama gözlerimi özel bulurum. Renginin değişken olmasını severim, bir de saklı (cache :) olmasını.. Artık bu da ne demekse :) Boşverin..
Severim filan ama gözlerimi ortaokulda bozmayı da başarmışımdır. Kendim mi becerdim ben emin değilim aslında ama ailem ısrarla yaz tatili boyunca sabah-akşam, ışık azken-çokken durmadan kitap okumam sonucu gözlerimi bozduğuma inanmışlardır. Ters giden şeyler olduğunda hemen ve daima kendimi suçlamam ailemin eseri olabilir. (Sigmund Freud, analyze this :)) Çözümü de hemen ve daima dışarda aramam ise sanırım benim eserim, bu da kendimi suçlama olduğuna göre ortada bir sarmal var, nalet olsun.. :)
Dün bu pek sevdiğim gözlerimi muayene ettirmek için hastaneye gittim. Yeni gözlük alacağım, numaramı update edeyim dedim. Rutin muayene safhalarını atlattık, sonra gözüme ışık tutarak "sağ kulağıma bak" dedi doktor, ben panik oldum sağ kulağının hangisi olduğunu tayine çalışıyorum (evet sağı solu karıştırırım) o sırada gözüme yedim ışığı, artık görüş açımda tek kulağı vardı, ben de "amaan buna bakayım işte" diyerek ona baktım.
Sonra adam "aaa burda kanamalar varr" dedi, Ne kanamasııı?? Sonra da şöyle bir cümle kurdu: "Hımm şeker yüzünden tahribat olmuş olabilir.." Ben de sesim titreyerek şöyle diyebildim: "Ben de şeker hastalığı yok ki.. İnsülin direnci var sadece" ama o sıradaki sesim Perihan Mağden' in sesinin bir level iyisi, yani düşünün ne kadar kötü.. Tiz ve "ahanda şimdi ağlarım bak görüsüün" sesi.. Doktor da "haa öyle miydi" dedi gayet rahat, adama bak sanki her gün Perihan Mağden' le konuşuyor. Sonra içim rahat etsin benim dedi ve gözlerime damlaları boca etti, siz 15 dakika bekleyin göz dibinizi iyice muayene edeyim dedi.

Ben izafiyet teorisini kanıtlamak üzere koridora çıktım. 15 dakika boyunca kendimle konuştum, suçladım, Allah' la pazarlık yaptım, zaten gözlerimin nemli olmasından faydalanıp biraz zırladım, en çok da nedense, sigara yüzünden kolu bacağı kesilenleri düşündüm. Kendime ettiğim yıpratıcı cümleleri ve küfürleri tekrarlamayacağım, yararı yok. Sadece kendime düşmanca "Bak gözlerime de zarar verdiysen çokk fenaa kızarım." dediğimi hatırlıyorum. Şizofren bir diyaloga girmenin en güzel tarafı bu. Kendi içinizde kızıp kendi içinizde boşalabiliyorsunuz. (I used to be a şizo but we are ok now.)
Sonra zamanı geldi, adam yine ışığa boğdu gözlerimi bu sefer çok pis acıdı ama tuttum kendimi sonra bakıp "aa o kanama değilmiş, damarı görmüşüüm" cümlesini kurdu. Biraz geri çekildi ve huşu içinde "pırıl pırııııl bir retina" dedi. Nasıl da ciddi bir hayranlık içinde, çok komik, ben gevşeyip gülmeye başladım. Sonra diğer gözüme baktı yine neşeyle, "pırıl pırıl bir retina da burda" dedi ve "Hiç bir sorununuz yok, harika bir göz dibi, hiç meraklanmayın" dedi, ben Perihan Mağden' den Leonard Cohen' e terfi etmiş sesimle "teşekkür ederim doktor bey" diyerek çıktım ordan.
Eve uça uça gittim, aynaya bakınca Willow ' la karşılaştım, hani Buffy the Vampire Slayer daki lezbiyen cadı.. Dark Side a geçtiğinde gözleri simsiyah olur onun, yani sırf gözbebeğinden ibaret gibi. Ben de tıpkı öyleydim, gözbebeğim dana kadar büyümüştü damla yüzünden.. Çok garip ve korkutucu.. Tabii ben bayıldım buna, sevinçle kuzenim ve eniştemin olduğu odaya girip "Willow olmuşuum" şeklinde bir çığlık attım. Sonra açıklama yaptım (enişteme Willow 'un lezbiyen yönünden bahsetmedim, sevincimi hayra yormayabilirdi.)
Derken hep beraber neşeyle televizyon seyretmeye başladık. Televizyonu harika göz dibim ve pırıl pırıl retinalarımla seyrettiğimi bilmek içime hafif bir ürperti verdi.. (hani erkek olsam daha pis cümle kurabilirim oraya, ahh nalet olsun Talismann :))
Eheh..
(Not: Allah' la pazarlık maddelerime uyuyorum.)