Monday, August 13, 2007

New Age Hastalıklar


Hastalık hastasıyım ben haberiniz var mıydı? Yoktu tabii ama şaşırmadığınızdan eminim. En fazla "aha bir maraz daha" demişsinizdir. Bu bende küçükken çok güçlüydü. Herşeyin çıldırdığı, dünyanın olduğundan da manyak göründüğü ergenlik çağında oluşmuştu. Hatta komik anılarım var bunla ilgili, mesela şöyle bir sahne:

Talisman ağlamaktadır, zırıl zırıl, ablası gelir.

- Ne oldu güzelim gene? (gene lafına dikkat çekiyoruz)

- .... (sessizlik, zinhar söylemez)

- Ne oldu yavrucum?

Bir süre sessizlikten sonra;

- Kanser oldum beeeeenn..

- Haydaaa ağzından yel alsın, ne diyorsun sen?

- Saçım dökülüyo, yakında kel kalcam, kanser hastası gibi.

Bir duraklama, abla afallamış sonra güler,

- Ahahahaha şapşal kardeşim, kanserlilerin saçı neden dökülüyor?

- Hastalıktaaann.

- Hayır kemoterapiden, sen farketmeden sana kemoterapi uygulamamışlardır di mi?

- Uygulamışlar mıdır?

- Hahahahah

Son sorumdan anlaşılacağı gibi paranoya da vardı. Hatta ilerdeki kocamın beni delirteceği ile ilgili bir paranoyam vardı ki, evlere şenlik. Delirtmek derken sinirlendirmek filan değil, literary, bilerek beni delirtip akıl hastanesine kapatacağını düşünüyordum ve ağlıyordum paso. :)) Ay bunu sonra anlatayım komiktir.

Bu hastalık hastalığı ile ilgili olarak çok afedersiniz idrarıma bakıp "ühüü bu çok berrak, böbreğim iş yapmyor, suyu içtiğim gibi çıkarıyor" diye maraza çıkarmışlığım da vardır. Manyak mısın ne bakıyorsun? Düşünüyorum da uslu bir çocuk filandım ama başka şekilde bizimkilere baya eziyet etmişim. Annemin beddua olarak "kendin gibi kızın olsun" demesi boşa değil. Ama ben isterim kendim gibi kız, ne dalga geçerim ben onla ehehehe

Neyse dağıttım konuyu, şunu diyecektim Cumartesi piknikte bileğimde şişlik farkettiğimde sanki bu saplantımın üstünden yıllar geçmemiş gibi ilk düşündüğüm şu oldu: "Lenfomaaa" Ay Allah korusun yaa, ne manyağım. Piknikte iki karış astım suratımı, bir düzine insandan "saçmalama Talismaaan" lafını duydum. Sonra dönüşte koşarak hastaneye gittim, meğer bilgisayar kullanımından olan birşeymiş, bana bir bileklik takdırdılar, elimin hareketini engelleyecek, 3 hafta tak, deyip yolladılar.

Sonra etraftan öyle şeyler duydum ki zaten bilgisayar yüzünden bir sürü kişiye birşey olmuş, kiminin bileği pörtlemiş, kimi parmağını kımıldatamamış, kimisinin parmağı kasılmış kalmış, biri var, parmaklarını açınca bir çatırtı kopuyor :)) Ahah meğer bu PC hepimizin anasını ağlatmış. Benimkinin aynısından olan da 3 kişi gördüm. Kanıksamışlar da olayı. Ulann? Ne garip bi nesil olduk biz.. Neyse şimdi bir garip yazıyorum, gene alıştım aslında. Sabah yazdığım şeyler kayboluyordu, nere basıyorsam.

Cumartesi akşam Hayri Pıtır a gittim. (Everfever,sarımsak görmüş vampir gibi kaçmıştır şimdi.. :)) Zayıf bir film olmuş, Hayri de ne büyümüş dana kadar olmuş çocuk. Filmde tek başarılı öge Gary Oldman dı,ne adam yaa.. Bir de dövmeler filan yapmışlar buna off off, sizin oralarda ne deniyor bilmem ama biz kısaca Gary Oldman a "Oh baby" diyoruz ve iç çekiyoruz :) Yani aktör olarak çok başarılıı.. (yerseniz :))

Böyle işte bileğinize dikkat edin, yormayın, sinir bozucu oluyor. Daha yazcaktım ama acıyo meret..

13 comments:

miso said...

Filmdeki çekilir tek şey Gary Oldman'dı. Gerisi puffff. Tanışmak nasip olur mu acep? Çok beğenirim, çooook.

marruu

Talisman said...

bilmem ki misocum keşke olsa, gerçi ben daha çok Jeremy Irons ı isterim. Bu British lerde birşey var ama ne :)

EKMEKÇİKIZ said...

Hımm, evet. Gary Bey bu defa pek yakışıklı duruyordu. Haydut sanılan halinden (bknz. Azkaban Tutsağı) daha çekici olmuştu. Seri sıralaması yaparsak, 3. film (yine bknz. Azkaban Tutsağı) favori filmim olmayı sürdürüyor. Bu son film ikinciliği aldı, bence. Kitapları film bittikten sonra tamamlayacağım, o nedenle şimdilik konuya değil filmlere bakıyorum. Kitapları okuyup filmleri izleyenlerin değerlendirmeleri farklı oluyor, tabii ki.

Bu kadar laf yumurtlayacağıma, blogda yazsaydım, bari.:))

gaykedi said...

hepimize bazen gelir hastalık takıntısı, şüpkesi falan ama, sen olayı aşmışsın be Talisman'cım :)

Anonymous said...

Talisman yazında kendimi görür gibi oldum :)benimde kafamda sivilce çıkmıştı ortalığı yaygaraya vermiştim beyin kanseri oldum diye hatta bayağı bir abarmış nerdeyse vasiyet bile hazırlamaya kalkacaktım.
sevgiler...

Öykücü said...

Bence sen hepimizi gömersin Tal.Bu tip hastalık korkulu insanlara hiç bişi olmuyor çünkü.Annemin bir arkadaşı beyninde üç adet ur olduğunu zannederek 20 yılı devirdi:)

Bu arada çok hoş bir yazı olmuş belirtmeden geçemiyeceğim.Çok güldüm cidden.

Anonymous said...

Birşey olmaz cnm hastalık hastalarına hiçbirşey olmazzz....
sevgiler
nermin

Anonymous said...

bak post u okudum kolumda bir uyuşma başladı iyimi....
noldu acep....???*
şaka şaka ....
bu arada hastalık hastası olma durumundan gary olman a yaptığın dikey geçişte pek bi hoş olmuş hani jeremy ırons kadar olmasada gary oldman kadar olmuş yani ...

:D

Sndrfknella said...

Yeah baby! ;))

Bu arada geçmiş olsun Talis'cim :))

Sevgiler

Talisman said...

Ekmekçikız,
benim en sevdiğim 4. Hani Cedric in öldüğü.. Öbürlerine göre daha kapsamlı gelmişti bana. 3. ise kitap olarak favorim ama filmini çok sevmemiştim..
Sen buraya yaz boşver :)

Talisman said...

Gay kedicim,
Valla aşarım, en iyi yaptığım şey aşmak. :)
Nakhar a selam söyle :)

Talisman said...

Azimli,
Hoşgeldin. Sen de bizdensin arkadaaaşş nrınım nrınım.. Bitmez bizim askerliğimiz..:)

Öykücüm, sağol :)
Gömmiyim yaa hep beraber mutlu mutlu yaşayalım.. Mutlu derken? ehehe

Nermin sen de bişey olmaz mı diyorsun, kötüye bişey olmaz gibi oldu bu da :)

Diagonelcim,
Jeremy ile Gary i güzellik birimi olarak kullanman çok hoş olmuş :)

Sinderellacan,
Hoşgeldin, sağol canım :)

Lilium Bosniacum said...

biliyorum bu yazıyı vaktinde görmeliydim ama bomba bir haberim var:) ben jeremy ironsu CANLI GÖRDÜM!!!hayır, yanına gitmedim, o sırada mükemmel bir çıtırla fotoğraf çektiriyodu ... ama oh baby diyom...