Monday, August 10, 2009

Ordan, burdan


--- "Seni o kadar çok sevdim ki" filmini seyrettim. Başta çok güzel başladı. "Oğlunu öldürmek gibi korkunç bir suç işleyen biri ile de empati kurulabiliyor mu yoksa len?" gibi ilginç bir soruyu sordurmayı başardı. Ama cevap o kadar basmakalıp ve insanları rahatlatmaya yönelikti ki, sonu tüm tadı alıp götürdü. Cevap şuymuş: " Ama o oğlunu, oğlunun iyiliği için öldürmüş akıllım, yani canavar değil azizeymiş. Şimdi huzurlu hayatına geri dön, korkulacak birşey yok, hala canavarlar ve azizeler var. İkisinin arasının kafanı karıştırmasına izin verme." Oldu. Peki.

--- Nazlıcan' ın bana ettiğini gördünüz mü? :) Bir kaç post önce kızı kurban olarak kurarak bir post yazmıştım fakat kız mini boy bir "Hürrem Sultan" çıktı. Halis Toprak' ın kötü anlaşmaya imza atmış zevcesinden bahsediyorum. O iştah ve hırsla 71 yaşında biri ile evlen, ertesi haftası adamın donuna kadar alsınlar. İlahi adalet deyip ellerimi ovuşturacak değilim, olay trajikomik bir vodvile dönüştü. Daha fazla deşmek yakışmaz insana.

--- Yeğenime hastayım, o da Cevahir' e hasta. ben ne kadar Cevahir Alışveriş Merkezi' nden nefret ediyorsam o da o kadar oradaki oyun parkını seviyor. Oyun parkının adı "Atlantis". Şöyle bir diyalog geçti aramızda:
- Teyze, Atlantis nedir?
- Atlantis kayıp bir kıta tatlım.
- Kayıp kıta ne demek?
- Yani , eskiden Atlantis diye bir kıta varmış ama sonra batmış ve kalıntıları da bulunamamış. Kayıp kıta deniyor o yüzden..

Ertesi gün:
- Teyzeee, ben neden Atlantis adını verdiklerini buldum oraya.
- Neden?
- Yani "Atlantis sadece Cevahir' de var, başka yerde kırıntısını bile bulamazsınız burdaki eğlencenin" demek istiyorlar.

Deli gibi güldüm ben buna, en tatlısı da kalıntıların kırıntı olması :)

--- Güzel şeyler istiyorum hayatımda. Yani genel hatlarında birşey yok zaten de, ayrıntılar son günlerde biraz kısır. Güzel kitaplar, güzel filmler, güzel müzikler, güzel görüntüler, güzel kokular istiyorum. Daha önce bu konularda daha çok beslenebildiğim bir çevrem vardı, artık yok. Beni besleyin lütfen. Güzel şeyler bulsun vuku.

--- Beslenmek dedim de aklıma geldi, kilolu insanlara tavsiyem var, eğer size kilo ile ilgili laf eden kişi sigara içiyorsa hemen "sen neden sigara içiyorsun o zaman?" diye sorun, biliyorum biraz ortaokul kafa yapısı ama işe yarıyor, sizi rahat bırakıyorlar. İradesizliğin görünür olması ve daha zor görünür olması ile ilgili bir durum bu. Ortaokuldan ilkokul seviyesine inme pahasına, "yemek yemek uyuşturucu gibi birşey, isterseniz eroine başlıyım, o zayıflatıyor, hem de aynı mantık" deyin. Tam bir sessizlik elde ediyorsunuz. Biraz çocuksu ve gülünç ama ne yapalım.

---Böyleyken böyle, hişş cidden besleyin beni yaa, kitap, müzik birşey tavsiye edin.


Not: Hugh Jackman gelip de "ee benim fotoyu niye koydun, alakasız yere?" derse cevabım şu olur:




15 comments:

senaaaaa said...

sen sayfayı açar açmaz bize öyle bir güzellik bahşettin ki...
^x^

geveze baykuş said...

yeğende dil maşallah pabuçla yarışır ama yürüttüğü mantık çok başarılı :)

amin maalouf, ölümcül kimlikler

benim için güzeldi bir ailenin kıtalararası yolculuğunun izlerini sürmek, bu vesileyle national geographic'ten önce arap hristiyanların varlığını keşfettim (beni utandıracak kadar geç yaşımda) seversin umarım.

selamlar...

herdem said...

Vedat Türkali'nin Mavi Karanlık

Birsen Tezer'in tüm albümleri

Jim Sheridan'n yönettiği Daniel Day Lewis'in döktürdüğü "Sol Ayağım" filmi...

Eğer sinemada izlemek isterim, üst kattaki bar-kafe'den gelen sesi duymazdan da gelirim dersen; Yeşilçam Sinemasında Pazar: Bir Ticaret Masalı filmi gösterilecek yakında...

JoA said...

lice'ye dönüyorlarmış karı-koca talismancım, cascavlak emekli maaşına kalmışlar güya. böylece herkes temize çıktı bak, ortada para mevzuu yok :-P

yeğenini mıncıklarım, akıllı bıdık. ben de oğlumu bugün çalıştığım okula götüreceğim. yaz okulunda ter döken koca kazıklara neler yumurtlayacak bakalım. yeni bir yazı konusu çıkabilir bana:)

iiiizi talismancım, iiiziii:) kitap, müzik vs.nin paklayacağından emin misindir seni? illederomanolsun.blogspot.com'a bir bak istersen

Talisman said...

Senaaa cım,
Diğğ mi ama, diğ mii.. Allah çirkinn (burda çirkinin üzerine basıyoruz) karısına bağışlasın. :)

Talisman said...

Geveze Baykuş,
Hoşgelmişsin. Amin Maalouf un sadece Semerkant' ını okudum. Güzeldi yanlış hatırlamıyorsam. Bu kitabına bakıcam.
Çok teşekkür ederim.. :)

Talisman said...

Herdem selam,
Hoşgeldin.
Vedat Türkali hiç okumadım, inceleyim bir.
Birsen Tezer in bir şarkısı var sanırım ben de. Dur bakim..
Sol Ayağım ı seyrettim. Harika gerçekten. Daniel Day Lewis i severim zaten. Kim sevmez ki? :)
Pazar, Bir ticaret Masalı nı ise, korsandan izlemeyi düşünüyorum :)
Çok teşekkürler :)

Talisman said...

Joa' can,
Lice haa. Pek fena. Lice de bir küçük Hürrem Sultan. Nasip diyelim, 30 sene yaşlanalım :) Nasip diyen mi kaldı piieyyy..
Ben de bugün yeğenime çalıştığım yeri göstercem, iş arkadaşlarıma sulanmasından ürküyorum çünkü kendisi bakımlı ve olgun kadınlardan hoşlanıyor. :) Yaşıtı kızların genelde annelerini beğeniyor. :)
Ya Joacım, kitap müzik tabii paklamaz, bunu neden gözüme sokuyorsun gözüm? Ama avutur avutur, günümü kurtarır, günüm kurtulunca benim kendimi kurtarmaya enerjim kalır.
Dediğin yeri açamadım yav?
Öptüm.

JoA said...

açamazsın tabii cicim, çünkü adresi yanlış vermişim:) http://illederoman.blogspot.com/ olacak. bilirsin, kılavuzu karga olanın... :)

benim oğlan çıldırdı bugün keyiften. bir arkadaş da 1,5 yaşındaki kızını getirmiş, düpedüz talip oldular benim cüceye yahu:) senin yeğen ne etti bakem? asıldı mı hatunlara?

Talisman said...

Sorma Joa' cım, tam yeğenin geleceği zaman bizimkilerin şirket dışına çıkmasına denk geldi ama gene de öğle yemeğinde plaza kadınlarına yan yan baktı biraz. :) Çok tatlı yahuu.
Senin bıcırığın eğlenmesine sevindim.
Linki açtım, yoksa bu Virgilius un kıskandığı Kitap Klubü oluşumu mu?:)

JoA said...

bilmem ki, onlardan biri olsa gerek. virgilius'a sormak lazım.

plaza kadınları ha? tam seninkinin tarzı olsa gerek:) küçük çapkın.

Talisman said...

Kesinlikle onun tarzı.
Bak komik bişey söyliyim sana, bir kere misafirler var evde. Biri 30-40 yaş aralığında bir abla ve küçük kızı, kız da yeğenim kadar. İkisi de pek güzeller. Klasik "bu kızı alalım sana" muhabbeti yapıldı yeğenime. O da "yok o kız olmaz, ben annesini beğendim. Gözleri de mavi mavii" dedi. Biz koptuk tabii ama işin ilginci kadının gözleri mavi değil. Böyle deyince de yeğenim, "O gözleri değiil bu gözleri, bu gözlerii" diyerek gözkapaklarını gösteriyor. Mavi fara vurulmuş yani :)))

JoA said...

şekilci cüce:-P mavi farla oluyorsa bu iş ben de sıraya gireyim be taliscim, belki torpil yaparsın:)

Talisman said...

Ayıp ettin Joa' cım, direk kontenjandasın :)

T.I said...

Yeni izledim şiddetle tavsiye ederim:
In Brugges
http://www.imdb.com/title/tt0780536/

izlediyseniz, söyleyiniz başka bir tane önereyim derhal.

bir de kitap önereyim (bunu bulmak zor ama)
Süper İyi Günler
http://www.idefix.com/kitap/super-iyi-gunler-ya-da-christopher-booneun-siradisi-hayati-mark-haddon/tanim.asp?sid=N7RP8W5XJG0GW1HXCCS5