Asabım bozuk notlar şeklinde yazcam:
- Hafta sonu bir arkadaşın benim gibi sinema delisi bir arkadaşı ev sinema festivali yaptı. Ama az buz bir girişim değil bu, çocuğun çok geniş bir salonu var bir duvarını bembeyaz boyamış, projektör almış, camlara deri siyah perdeler diktirmiş, 5+1 ses düzeni de var.. Var yaa resmen evde sinema salonu var, harika birşey. Dibim düştü benim, hayatta ilk kez birinin maddi bir varlığını kıskandım.. Off çok kıskandım.. bu arada öğrendim ki 7 tane film üstüste seyredebiliyorum uyumadan, 8. de uyuyorum :) Bu sinema festivali Cumartesi 11.00 de başlayıp Pazar 11.00 de sona eriyordu, 24 saat sinema.. Süperdi süper.. İlgilenenlere film listesini verebilirim. Güzel seçimlerdi.Ha bu arada çocuğun bir de balkonu var denize nazır, bu ne bal yahuu.. Tek olumsuz tarafı evin Avcılar da olmasıydı, dünyanın bir ucuymuş Avcılar..
- Cuma gecesi ve Pazar bütün gün bizim işteki sevgili arkadaşımızlaydım. Daha önce bu kadar diyalog kurma fırsatı olmamıştı hiç. ( Bu işyerinde beğendiğim insan olmakta olup daha önce bahsetmiştim kendisinden) Neyse çok hoşsohbet, çok tatlı bir tip, sanırım yine yeminimi bozup arkadaş oldum :) Duramıyorum birini beğenirsem arkadaş oluyorum. Bilmiyorum belki benim durumumda (ne varmış len durumumda pehh) herhangi birinden hoşlandığımı bile itiraf etmemem gerekir sanırım, yani bu anca espri konusu olabilir. (Kompexler geliyor kaçıın :)) Ama ne yapayım yaa, yani kim beni umut ettiğim için mahkum edebilir. Tecavüz etmiyoruz ya çocuğa.. Bak gene sinirlendim.. Zor iş "ben" olmak ama güzel de.. Kendimi biraz da içim sızlayarak seviyorum.
Bu arada Deriellacığımın blogundaki yorumlarda Mahrem den bahsedilmiş, bu kitap aklıma geldi onun güzel bir bölümü var bu konu ile ilgili, insan belli bir kiloda ise karşı cinsle herhangi bir münasebetin fikrini bile aklına getiremez gibilerinden. Güzel kitap Mahrem, çok güzel, çok değerli. Elif Şafak ı anlatayım ben gelecek postlarımın birinde.
- İlk kez sanal bir arkadaşımla buluştum: Sevgili Limonağacı.. Çok tatlı, çok sevimli, şeytan çekici bir kız, damarlarında "hayat" dolaşıyor. Çok keyifli bir akşam geçirdik. Blogun güzel bir özelliğini de keşfettim, Limon benim negatifim gibi, yani tam anlamıyla zıttız. Ama bu derece zıt insanlar olarak (zıt ı olumsuz kullanmadığımı belirtmeme gerek yoktur) blog sayesinde biraraya gelip paylaşımda bulunuyoruz. Gündelik hayatın bizi, bize az ya da çok benzeyen insanlarla karşılaştırma handikapından kurtuluyoruz. Bu harika, ufuk geliştiren birşey. Sağol Limoncum, bıcırım benim :)
- Doktora gittim insülin direncim daha iyi, tam istediği gibi değilmiş ama doktorun, ezgersiz -diyet yapacağım 3 ay daha beceremezsem bana ek ilaç verecek, bırr çok korkutucu asla ek ilaç filan istemiyorum. Halledicem şu işi hayırlısıyla..
- Pollyanna iyimser değil mazoşist..
- Biri bana burda neler olduğunu anlatabilir mi dostuum? :)
Hoşçakalın,
Komplekslerine batıp çıkan, dalgalanıp durulan
Talisman..
Not: Bu fotoğrafları da da gözüm gönlüm açılsın diye koydum, var mı abi bi itirazınız? Hırrrrr..
14 comments:
sen onlara kompleks diyorsun ben onlara sahip oluş biçimine, yüzleşişine bakıp bir adet talisman hayranı olup çıkıyorum. bu arada buluşursak muhabbet kalemleri gün be gün artmakta:)
+sinema
+platoniğe güzellemeler
+mahrem
daha bissürü:))
egzersiz, beslenmene dikkat ile halledeceksin sen. öyle inanıyorum ki!
öpüyorum çok
limonla ben de tanışmak isityorum amaaaaaaa. çok kıskandım. ben de ben de!
sadece oturup filmmi seyredilmiş :)) pehhh inanmam :)
fotolara itiraz edeni yolarım :)
:))))))))))))))
süper ben bunları biliyordum zaten yazılmadan önce :)
talis sıradan seyler soylemek istemiyorum kendnin farkında olman için.
üff bu konuda bi post yazıcam galba
benimle ilgili böyle güzel şeyler yazdıgın için çok çok çok teşekkür ederim. çok keyifli bir aksamdı tekrarlayalım sen kızıltopraktayken haber verirsin bana :))))))))
film listesini alayım ben :)))))
Deriellacım,
Canım benim ayy inşallah buluşuruz da bu geniş gündemimizi hafifletiriz biras :))
Bana inanmana da ayrıca memnun oldum..
Öpüyorum..:)
Umar,
Niye inanmadın yav? Gerçi tabii film seyretmek dışında muhabbet ettik, filmler arası mola vererek bol bol börek, çörek yedik, kokteyller hazırladık, mısır patlattık vb ama asıl aktivitemiz sinemaydı.. Göslerimiz pörtledi :)
Gaykedi,
Di mi ama süper insanlar :)) Daha da güzellerini buldum sora ama artık başka sefere..
Öperim :)
Limonuum,
Çok güldüm Kızıltoprak ta haber verme vakası pek hoştu :))
Tekrarlayalım açmayalım arayı :)
öptüüm.
Ercüment,
Tabüü hemen vereyim listeyi:
13:00
Jules & Jim
Truffaut, 1962
15:00
The science of sleep
Michel Gondry, 2006
17:00
Before the rain
Milcho Manchevski, 1994
19:30
Aşk ve Sigara
John Turturro, 2005
21:30
C.R.A.Z.Y.
Jean-Marc Vallée, 2005
00:00
Dead Man
J.Jarmush, 1995
02:00
Funny Games
Haneke, 1997
04:00
Taxidermia
György Pálfi, 2006
05:30
A Ay
Reha Erdem, 1988
09:00
Crying game
Neil Jordan, 1992
11:00
Conversations With Other Women
Hans Canosa, 2006
sevgiler..
teşekkurler liste içün
Sevgili Talisman,
Fotolara itiraz mı dedin? Ben de arkadaşın sanmıştım, hehe...
Bu arada eğer istersen ağustos postlarımda 3 tane elif şafak yazım var. Bayılıyorum elif şafak'a, çok iyi bir romancı/yazar olduğunu düşünüyorum. Okursan sevinirim.
marruu
Ayy sinema mı hemde 24 saat hemde male ile ve sadece filim mi, inanıyorum ben sana arkadaşım yalnız fotodaki olmasın sakın bak işte o zaman inanmam..:=)))
AAAhhh bazen seni çook kıskanıyorum filim seyredecek zaman bulabildiğin için ben katiyyen bulamıyorum.Bu apayrı bir kütltür olsa gerek seyretmek istediğim bir sürü filim varken .....
Post a Comment