Tuesday, November 07, 2006

Tökezliyoruz- Yılmıyoruz

Diyet olayımı en fazla sabote eden faktörü buldum: Sosyal Ortamlar.
Neden bilmiyorum arkadaşlarımla buluştuğumda bir bakıyorum, neşeyle yemeklere dalmış, kendimi, rejimi herşeyi unutmuş, keyfe garkolmuş bir Garfield şeklinde dolanıyorum. Ancak arkadaşlarımdan ayrıldığımda kendime geliyorum. Son 4 günde 3 kez başıma geldi bu. Süper bir oran değil mi? :)

Önce Cuma günü çok özlediğim bir arkadaşımda buluştuk hep beraber, çok güzel şeyler hazırlamıştı. Kuruyemişler, börek, cips, çikolata, yani öldürücü herşey.. Ben başta "Yok canım yemiycem" modunda gayet kararlı bir Talisman dım. Ama nasıl oldu bilmiyorum, birden o mod, "Ahahaha öyle mutluyum ki, şu bademlerden de yiyim, amanın bu çikolata böyle güzel miydi, nefis ayol.." şeklinde neşeli bir Obur
Talisman moduna dönüştü. Gerçekten çok eğlendim yanlız, Tabu oynadık, çok güldük..

Cumartesi ben hayatıma kaldığım yerden devam ettim. Daha doğrusu rejimime diyim, rejimim tabii ki hayatım değil :) Gayet iyi geçti Cumartesi.
Sonra Pazar ı da gayet güzel geçirmişken, tam akşam yemeğinden sonra bir arkadaşım aradı, yemeğe çağırdı. Özel pesto soslu makarna yapmış. Gitmeyecektim ama arkadaşımı çok özlemiştim, başka arkadaşlar da gelecekti, "Yemem şart mı canım, gideyim" diye gittim. Ve evet yedim. Doğru tahmin :) Üstelik kaşarlı karides vardı, karides bir kolesterol zengini, çok ayıp bu yaptığım ama çook güzeldi :)

Neyse ben Pazartesi yine devam ettim ama heyhaat akşama eski yöneticimin doğum günü vardı ki kendisine hastayımdır, çok severim. Gittim yine arkadaşlar, yine saadet ve yine biftek üzerine yenen yaş pasta.. Süper değil mi?

Bütün kredilerimi ve haklarımı tükettim, şimdi gayet sıkı bir şekilde yoluma devam ediyorum ama bu sosyal olaylara da bir çare bulmak lazım.. Bir takım formüller üzerinde çalışıyorum, seçince açıklarım ;) Bu arada hayret ki hiç moralimi bozmadım ve "rejim gitti gider, hobaa yiyelim" demedim. Kendimi tebrik edip yoluma devam diyorum.
Bu optimistlik de nedir, nereye kadardır, bilemedim ben :) Hadi bakalım :)

Bu arada haftasonu Pedro Almodovar un son filmi Volver- Dönüş ü seyrettim. Harika bir film herkese tavsiye ederim. Foto oradan.

6 comments:

Anonymous said...

canım benim bende hep yapardım bunu " herkes yiyorsa sende yiyebilirsin "ama öyle olmuyor işe herkes yerken sen bişileri tırtıklayıp sonra onlardan önce doyup tabağındakileri bir kenara bırakabilirsin istersen, yemek zorunda değilsin kimse seni zorlamıyor inan... ben denedim ve başardım defalarca ve başarmaya da devam edeceğim senin de denemeni ve kendinle ne kadar gurur duyacağını görmeni tavsiye ederim nacizane:))

kirmizi said...

Tabii adamlara aksamlari boyle agir seyler yenmez siz de kilo alirsiniz sagliginiz bozulur desek ise yaramaz herhalde:)) O yuzden benim aklima ilk gelen cozumlerden biri bir elma vs. yiyip gitmen boyle yerlere, yerken de mumkun olan en az miktarlarda yemen. Kendini kandirmayan guzel arkadasimiza da katiliyorum ayrica, bu zayif kalanlar tabaklarinda yemek birakiyorlar hep...Kotu birsey ama boyle sosyal ortamlarda mecbur kalirsan yap derim ben de. Yanindakilere ver olmadi ben doydum diye;)

Talisman said...

Teşekkürler arkadaşlar. Sahiden de herşeyden almak ama tabakta bırakmak iyi fikir sanırım. Bir de yanımda mandalina filan götürmeyi düşündüm. Ama arkadaşlarla diyet muhabbeti de yapmak istemiyorum. Bir zamanlar çok yaptım, şimdi istemiyor canım.. Neyse bakalım, buluruz birşeyler..
Öpüyorum sizi.

deriella said...

sanki kendi yaşadıklarımı okudum sosyal ortamlar konusunda ama bn diyet gitti hobaa yiyorum modunda takılırdım takdir ettim o açıdan. kolay gelsin;)

Anonymous said...

ee hani yeni post?_

Talisman said...

Ya rejimim iyi gitmiyo, elim varıp da yazamıyom böyle durumlarda :((